top of page
proje_no2_logo

Oyunlar

Yapım Sezonu: 2024 - 2025

Büyük Plan

Büyük Plan ONUR DURU Yazar Ödül_1
Büyük Plan Çiğdem Sadri Ödül_Siyah
Büyük Plan ONUR DURU Video Art Ödül
Büyük Plan Çiğdem Yıldız Komedi Kadın Ödül
  • Instagram
  • YouTube Sosyal Simge
  • Facebook Sosyal Simge

Distopik bir gelecekte geçen Büyük Plan, sizi çürümüş bir adalet sistemi ve yozlaşmış medya arasında sıkışıp kalmış biri avukat diğeri gazeteci bir çiftin sürükleyici ve komik hikayesine davet ediyor. Büyük Plan, toplumsal çöküşün derinliklerine inen bir kara komedi. Karakterlerimiz, çökmüş adalet sisteminin ve yozlaşmış medyanın sembolü olarak, kendi hayatlarından kaçış planları yaparken, izleyici bu düzenin altında yatan büyük bir sırrı fark edecektir.

 

Çiftimiz, adaletin hakların ve hukukun yok sayıldığı bir sistemde sıkışıp kalmışlardır. Oyun, medyanın manipülatif gücü, adaletin kaybolduğu bir toplum ve bireylerin içsel bunalımları, mizahi bir dille işlenirken çiftin kendi cinsel yaşamlarındaki bozulma, aslında toplumsal yozlaşmanın ve bireylerin öz benlikleriyle bağlarının kopmasının bir sembolü olarak karşımıza çıkar. İçsel boşlukları, sadece kişisel değil, aynı zamanda sistemin çürümüşlüğünü de gösterir. Oyun boyunca karakterlerin kaçış arayışları, onları sonunda "insan olmak nedir?" sorusuyla yüzleştirir.

 

Büyük Plan, izleyiciyi sadece güldürmekle kalmayacak, aynı zamanda onları insan olmanın anlamı üzerine derin bir düşünceye davet edecektir. Kaçılması gereken şey, gerçekten içinde yaşadığımız dünya mı yoksa bize dayatılan bu yapay gerçeklik mi?

Büyük Plan Afiş 160925_1

Saadet

Saadet Geçici Afiş-1

Yapım Sezonu: 2025 - 2026

Tabletop kukla tekniğiyle sahnelenen “Saadet”, bir kadının farklı yaş dönemlerindeki olayları anlatıyor dolayısıyla biz Saadet’in yaşam öyküsüne tanıklık ediyoruz. Kuklaların büyülü gerçekliği, Saadet’in hayatına hem içeriden hem de dışarıdan bakma imkânı sunuyor.


Bir kadının sıradan gibi görünen günlerinin ardında geçmişinden izler, yarım kalmış arzular ve suskunluklar vardır. Balkonunda rüzgârla savrulan bir çöp poşeti, toz tutmuş bir çerçeve, örümcek ağları ve de televizyonun hiç bitmeyen paraziti… Hepsi, bireysel hafızanın gölgelerinde ve unutulmaya yüz tutmuş toplumsal hafızamıza işaret ediyor. “Saadet” izleyiciyi, hem sahnedeki kuklaların gözünden kendilerine bakmaya hem de alışkanlıklar aracılığıyla anılarında köprüler kurmaya davet ediyor.

Oyun, izleyiciyi Saadet’in kişisel yolculuğunda dolaştırırken, onun yalnızlığına, korkularına, küçük sevinçlerine ve kaybolan izlerine tanıklık ettiriyor. Bu yolculuk, aynı zamanda toplumsal olaylar karşısında bireyin toplum içerisinde görünmez bir üst akıl tarafından edilgenleştirilmesini, belleğinin törpülenmesini ve giderek kendine yabancılaşmasını da ele alır.


Kuklaların sahnedeki varlığı, zamanın ağırlığını görünür kıldığı gibi, geçmiş ile bugün arasındaki geçirgenliği de hissettiriyor. “Saadet”, bireyin kendiyle hesaplaşmasını kuklaların çok katmanlı diliyle görünür kılarken, izleyiciyi de kendi hafızasının izlerini aramaya çağırıyor.

 

Bir bakmışsınız ki, oynatıcının elinde kukla bir bakmışsınız ki siz…

  • Instagram
  • YouTube
  • Facebook
Proje No2'yi Takip Edin

Takip ettiğiniz için teşekkür ederiz.

bottom of page